Nefsin ile girme yola;
Sen seni bil, ara gönül!..
Tepelerden bakma kula;
Düşürürler nâra gönül!..
Hiç güler mi gönül yıkan;
Kör nefsine arka çıkan?!..
Hüsrân olur, her hor bakan;
Sonu gider dâra gönül!..
Sen, sana bak, dağca suçun;
Göz yaşınla pakla için;
Hak sevgisi olsun göçün,
Uç kafesten, nûra gönül!..
Bir gül ara, öz içinde;
Güle dokun, köz içinde;
“Belâ” diyen söz içinde,
Vefâ göster, sırra gönül!..
Gel ey gönül! Gel ey canan!
Aşk iksiri içip kanan;
Hakk’a uçar, hakk’ı anan.
Hiç düşer mi yere gönül!..
Gönül, sende güler zaman.
Sende durur, bu can, canan!..
Dayanır mı akıl iz’ân?..
Tevekkül et yâra gönül!..
RIFAT ARAZ
Sen seni bil, ara gönül!..
Tepelerden bakma kula;
Düşürürler nâra gönül!..
Hiç güler mi gönül yıkan;
Kör nefsine arka çıkan?!..
Hüsrân olur, her hor bakan;
Sonu gider dâra gönül!..
Sen, sana bak, dağca suçun;
Göz yaşınla pakla için;
Hak sevgisi olsun göçün,
Uç kafesten, nûra gönül!..
Bir gül ara, öz içinde;
Güle dokun, köz içinde;
“Belâ” diyen söz içinde,
Vefâ göster, sırra gönül!..
Gel ey gönül! Gel ey canan!
Aşk iksiri içip kanan;
Hakk’a uçar, hakk’ı anan.
Hiç düşer mi yere gönül!..
Gönül, sende güler zaman.
Sende durur, bu can, canan!..
Dayanır mı akıl iz’ân?..
Tevekkül et yâra gönül!..
RIFAT ARAZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder