30 Mart 2010 Salı

BANA SOR




Bin bir sevda ile bin bir dilekle,
Ümit dolu gülüşünü bana sor...
Hasretle dağlanmış mahzun yürekle,
Gözyaşını silişini bana sor.

Ötelerden ateş düştü zamana,
Bu yangınla gönlüm döndü zindana,
Beklenmeyen gemilerin limana,
Apansızın gelişini bana sor.

Kaç hicran peşinde taşır izlerin,
Umut dağıtırdı tatlı sözlerin,
Işıl ışıl parlıyorken gözlerin,
Işığının soluşunu bana sor.

Kadîm tebessümler kalır aynada,
Tastamam bir asır geçer lâhzada,
Hayra yorduğumuz nice rüyada,
Gözlerinin dalışını bana sor.

Yıldız gibi kayıp gittin ne çare,
,
Damla damla ulaşırken gülzâre,
Âsumanda kalışını bana sor.

Bahşolan sayılı nefes tükendi,
Can kuşu uçunca kafes tükendi,
Günbeyli’yi soran o ses tükendi,
Yerle yeksan oluşunu bana sor.


MAHMUT TOPBAŞLI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder