2 Ocak 2010 Cumartesi

Öyle Bir Gözyaşı Ver ki, Yâ Rabbî

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Aklansın.. Ölümün kara düşleri,

Korkuları, umutlara döndürsün.

Rahmetinle, her damlası

Cehennemler söndürsün...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Cennetler berâtı inci damlalar,

Secdelerde seller gibi çağlasın.

Etrafımda haşre kadar melekler,

Sevinçlerle ağlasın...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Eritsin.. Buzlarını gafletin,

Gönül ufukları, nûra bürünsün.

Açılsın da cehlin kara perdesi,

Gerçek görünsün...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Müjdeler dökülsün, Arş-ı Âlâ’dan,

Hidâyet selleri, sineme dolsun.

Her damlası Mahşer Günü

Şâhidim olsun...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Esmâ’ndaki ‘Doksandokuz’ aşkına,

Semâlardan gufranını indirsin.

Hesap günü, titreşirken Mîzan’da,

Hicâbımı dindirsin...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Firdevs Göklerinden, nûr sağnakları,

Dehşet günü, Sırât üzre saçılsın.

Sekiz yerden, sekiz cennet kapısı

Bir lâhzada açılsın...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî;

Sabahı beklerken, berzâh gecesi,

Selâm sellerine dönsün köpürsün.

Kabir toprağımdan, Mahşere kadar,

Azap kirlerini silsin süpürsün...

Öyle bir gözyaşı ver ki Yâ Rabbî

Arıtsın.. Şu nankör nefsi hevâdan,

Bütün zerrelerim, Kur’ân’la dolsun.

Ve Mahşer’de, şu tövbekâr bedenim,

Şehitlerle haşrolsun...

Cengiz Numanoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder